14 Aralık 2009 Pazartesi
ANAYASA MAHKEMESİNİN KARARI BARIŞA SIKILAN BİR KURŞUNDUR!
ANTAKYA DEMOKRATİK KÜLTÜR-SANAT DERNEĞİ
Başkanı
Hüsamettin ÇALIŞ
14 aRALIK 2009
DPT'nin varlığı demokrasi umutları için bir şanstı. DTP, ülkemizin ve halklarımızın temel sorunlarının siyasal yollarla çözümü yönünde önemli bir araçtı. Bu, halklarımız için öyle olmakla birlikte egemenler için de önemli bir fırsattı. DTP, bu devletin tarihi boyunca kanla, silahla çözemediği sorunları siyasal olarak çözmenin bir umuduydu. Bu partinin kapatılmasıyla devlet, bu olgunluğa henüz ulaşamadığını ortaya koymuş oldu.
DTP ortak ülkemizin halkları adına demokrasi ve özgürlük mücadelesi veren bir parti idi. Mücadelesini tüm ezilenler adına vermekteydi. DPT'nin varlığı barış mücadelesi için umuttu. Bu partinin kapatılması kararı barış umutlarına karşı devletin bir saldırısıdır.
Devlet halklarımızın kimlik mücadelesine, özgürlük ve demokrasi taleplerine hep kanla, silahla cevap vermiştir. İsyanlar bu zulme karşı koyma sonuçlarıdır. Cumhuriyet tarihi boyunca kanla, zulümle, kurşunla hiçbir halkı yok etmeyi başaramayan devlet, tarihinden hiç ders almıyor, yine zor araçlarını temel almaya devam ediyor. Halkın yasal mücadele araçları yok edilerek yasa dışına itilmeye çalışılıyor.
Anayasa Mahkemesinin bu kararı devletin şaşkınlığını ortaya koymuştur. Bir yandan silahların susturulması talep edilmekte, yasal yollarla hak mücadelesi verilmesi istenmekte, bu doğrultuda güya “demokrasi açılımı” yapılmakta, ama diğer yandan halkın yasal mücadele araçları kapatılmaktadır. Devlet kendi içinde çatışmaktadır. Şaşkınlığı, kararsızlığı ve tutarsızlığı bundandır. Bu çatışmanın kefaretini halklarımız çekmektedir.
Kürt halkı uyanmıştır. Kimlik haklarının, insani temel haklarının bilincine ulaşmıştır. Haklarını kararlıca istemektedir. Bu mücadele hepimiz adına yürütülen bir mücadeledir. Bundan geri dönülmesi mümkün değildir. Parti kapatmalar, “açılım”da ayak diretmeler beyhude çabalardır. Bu kararlar basiretsiz yöneticilerin boş çırpınışlarıdır.
21. yüzyılın dünya ortamında 12 Eylül anayasasıyla devlet yöneterek “demokrasicilik oynamak” dünya ile alay etmektir. Ama daha çok dünyaya karşı gülünç olmaktır. Cumhuriyet tarihi boyunca demokrasi ile hiç tanışmamış olan bu devlet henüz içeriği bile belirlenmemiş olan “açılım”ın sözünden bile böylesine tedirgin olup parti kapatma reflekslerine girmektedir. Bu kararlar halkları birbirine düşman eden, bölücülüğü dayatan, savaşın ve ölümlerin devamını isteyen kararlardır.
Devlet, kurum ve kuruluşlarının bu yapısıyla halklarımızın nesnel çıkarlarının karşısındadır. Demokratik olmayan devlet, başa beladır. Başta 12 Eylül anayasası olmak üzere devletin tüm temel kurum ve kuruluşları değiştirilerek demokratlaştırılmalıdır.
ANTAKYA DEMOKRATİK KÜLTÜR-SANAT DERNEĞİ olarak DPT'nin kapatılmasını utanç verici bir karar olarak görüyor ve protesto ediyoruz. DTP yöneticilerinin, destekçilerinin ve temsil ettiği tüm halkın yanında olduğumuzu ifade ediyoruz. Bütün engellemelere rağmen halkların demokrasi ve siyasal çözüm iradesi her türlü zorba kararın üstünde olacaktır. Demokratik Türkiye ve halklarımızın özgür gönüllü birlikteliğini hedefleyen barış mücadelesini sonuna kadar sürdüreceğiz.
Başkanı
Hüsamettin ÇALIŞ
14 aRALIK 2009
DPT'nin varlığı demokrasi umutları için bir şanstı. DTP, ülkemizin ve halklarımızın temel sorunlarının siyasal yollarla çözümü yönünde önemli bir araçtı. Bu, halklarımız için öyle olmakla birlikte egemenler için de önemli bir fırsattı. DTP, bu devletin tarihi boyunca kanla, silahla çözemediği sorunları siyasal olarak çözmenin bir umuduydu. Bu partinin kapatılmasıyla devlet, bu olgunluğa henüz ulaşamadığını ortaya koymuş oldu.
DTP ortak ülkemizin halkları adına demokrasi ve özgürlük mücadelesi veren bir parti idi. Mücadelesini tüm ezilenler adına vermekteydi. DPT'nin varlığı barış mücadelesi için umuttu. Bu partinin kapatılması kararı barış umutlarına karşı devletin bir saldırısıdır.
Devlet halklarımızın kimlik mücadelesine, özgürlük ve demokrasi taleplerine hep kanla, silahla cevap vermiştir. İsyanlar bu zulme karşı koyma sonuçlarıdır. Cumhuriyet tarihi boyunca kanla, zulümle, kurşunla hiçbir halkı yok etmeyi başaramayan devlet, tarihinden hiç ders almıyor, yine zor araçlarını temel almaya devam ediyor. Halkın yasal mücadele araçları yok edilerek yasa dışına itilmeye çalışılıyor.
Anayasa Mahkemesinin bu kararı devletin şaşkınlığını ortaya koymuştur. Bir yandan silahların susturulması talep edilmekte, yasal yollarla hak mücadelesi verilmesi istenmekte, bu doğrultuda güya “demokrasi açılımı” yapılmakta, ama diğer yandan halkın yasal mücadele araçları kapatılmaktadır. Devlet kendi içinde çatışmaktadır. Şaşkınlığı, kararsızlığı ve tutarsızlığı bundandır. Bu çatışmanın kefaretini halklarımız çekmektedir.
Kürt halkı uyanmıştır. Kimlik haklarının, insani temel haklarının bilincine ulaşmıştır. Haklarını kararlıca istemektedir. Bu mücadele hepimiz adına yürütülen bir mücadeledir. Bundan geri dönülmesi mümkün değildir. Parti kapatmalar, “açılım”da ayak diretmeler beyhude çabalardır. Bu kararlar basiretsiz yöneticilerin boş çırpınışlarıdır.
21. yüzyılın dünya ortamında 12 Eylül anayasasıyla devlet yöneterek “demokrasicilik oynamak” dünya ile alay etmektir. Ama daha çok dünyaya karşı gülünç olmaktır. Cumhuriyet tarihi boyunca demokrasi ile hiç tanışmamış olan bu devlet henüz içeriği bile belirlenmemiş olan “açılım”ın sözünden bile böylesine tedirgin olup parti kapatma reflekslerine girmektedir. Bu kararlar halkları birbirine düşman eden, bölücülüğü dayatan, savaşın ve ölümlerin devamını isteyen kararlardır.
Devlet, kurum ve kuruluşlarının bu yapısıyla halklarımızın nesnel çıkarlarının karşısındadır. Demokratik olmayan devlet, başa beladır. Başta 12 Eylül anayasası olmak üzere devletin tüm temel kurum ve kuruluşları değiştirilerek demokratlaştırılmalıdır.
ANTAKYA DEMOKRATİK KÜLTÜR-SANAT DERNEĞİ olarak DPT'nin kapatılmasını utanç verici bir karar olarak görüyor ve protesto ediyoruz. DTP yöneticilerinin, destekçilerinin ve temsil ettiği tüm halkın yanında olduğumuzu ifade ediyoruz. Bütün engellemelere rağmen halkların demokrasi ve siyasal çözüm iradesi her türlü zorba kararın üstünde olacaktır. Demokratik Türkiye ve halklarımızın özgür gönüllü birlikteliğini hedefleyen barış mücadelesini sonuna kadar sürdüreceğiz.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder