22 Eylül 2010 Çarşamba
CHP’NİN TABAN AKLI DEĞİŞİM KURULTAYI İSTEMELİDİR
Hasip Yiğitoğlu
22 Eylül 2010
CHP nin çok partili dönemlerin başlangıcından bu yana iktidar olmadığı gibi,iktidarlara da,ülkenin sorunlarına yönelik açınım,çözüm yönünde baskı yapmamıştır.Yaptığı şey demokratik mantalitesi olmayan milliyetçi,devletçi ötekileştirici zihniyete sübop olmaktır.
Ülkemizin mozaik zenginliğini anlamamış, hatta inkar ederek her demokratik talebi bölücü düşman görerek ,hep kötü iktidarlara neden olmuş,ideolojik zemin hazırlayarak darbelerin önünü açmıştır.
Bir tarafta muhafazakar, gerici,darbeci,cemaatçi iktidarlar,bir tarafta muhalefet müzmini milliyetçi sol sövlemli CHP, sistem oyunu ancak bu kadar iyi oynanabilir.
Bu durum, KONFÜÇYOS un sende bir akıl var,bende bir akıl var,sen bir akıl ver,ben sana bir akıl vereyim,hem sende,hem bende iki akıl olur anlayışına tıpatıp uyuyor. Bu manada sisteme bağlılık,aykırılık ve karşıtlık toplumsal gerekçelerin dışında,oradan buradan demagojilere sıkıştırılmıştır.
Bu akıl,hepimiz biriz ama biz OSMANLIYIZ sövlemine tastamam uymaktadır.
CHP nin bu tavrı toplumsal yaşamımızı karartan gerici, faşist, cemaatçi iktidarlar kadar günahkar olduğunun bir ispatıdır.
Ülkemizin, onlarca yıldır süren sosyo-politik sorunlarının geometrik artışı bu aklın ortak paydasına yorumlamak gerekmez mi?
Bu durum,refarandumdum süreci ve sonucunda görüldüğü gibi toplumsal geleceğimizi her dönem sosyal,demokratik,adalet mantelitesi olmayan vesaikçi yeni güçlerin anlayışlarına mahkum etmiştir.CHP yönetici kadrolarının bu durumu tahmin etmemeleri mümkün olmayacağından dolayıdır ki,bu oyunun ne kadar sistemli kurgulandığı apaçık önümüzde durmaktadır..
Umarım,refarandum süreci ve sonuçları CHP nin taban aklı üzerinde etkili olmuştur.Demokrasiyi sözde değil, içselleştirerek,kendi ve toplum hayatında değere dönüştürecek bir anlayışın iktidarı için değişim Kurultayı çağrısında bulunarak,kendi tarihiyle özgürce yüzleşerek statükoculuktan ve vesaikçilikten partilerini kurtararak ülkemiz sorunlarının çözümüne destek olurlar.
Bu günlerde çok hassas ve karmaşık bir dönemden geçmekteyiz.
Devlet PKK nın ateşkesi uzatma kararı üzerine Abdullah Öcalan la günlerdir savaşın durdurulması yönünde görüşmeler yapıyor.Bu sürecin olumlu sonuçlanması konusunda CHP nin tavrı çok önemlidir.
Başka bir anlatımla Türkiye insanının toplumsal geleceğinin eksen yönü CHP nin demokratik değişimine endeksli bir hal almıştır.
Ya Barış yada Savaşa devam.
Bu anlamda,aklı selim,ilerici,Demokrat aydın her CHP camiası vatandaşın sesini yükseltmesi gerektiğinin zamanın geldiğini söylemek yanlış olmayacaktır.
22 Eylül 2010
CHP nin çok partili dönemlerin başlangıcından bu yana iktidar olmadığı gibi,iktidarlara da,ülkenin sorunlarına yönelik açınım,çözüm yönünde baskı yapmamıştır.Yaptığı şey demokratik mantalitesi olmayan milliyetçi,devletçi ötekileştirici zihniyete sübop olmaktır.
Ülkemizin mozaik zenginliğini anlamamış, hatta inkar ederek her demokratik talebi bölücü düşman görerek ,hep kötü iktidarlara neden olmuş,ideolojik zemin hazırlayarak darbelerin önünü açmıştır.
Bir tarafta muhafazakar, gerici,darbeci,cemaatçi iktidarlar,bir tarafta muhalefet müzmini milliyetçi sol sövlemli CHP, sistem oyunu ancak bu kadar iyi oynanabilir.
Bu durum, KONFÜÇYOS un sende bir akıl var,bende bir akıl var,sen bir akıl ver,ben sana bir akıl vereyim,hem sende,hem bende iki akıl olur anlayışına tıpatıp uyuyor. Bu manada sisteme bağlılık,aykırılık ve karşıtlık toplumsal gerekçelerin dışında,oradan buradan demagojilere sıkıştırılmıştır.
Bu akıl,hepimiz biriz ama biz OSMANLIYIZ sövlemine tastamam uymaktadır.
CHP nin bu tavrı toplumsal yaşamımızı karartan gerici, faşist, cemaatçi iktidarlar kadar günahkar olduğunun bir ispatıdır.
Ülkemizin, onlarca yıldır süren sosyo-politik sorunlarının geometrik artışı bu aklın ortak paydasına yorumlamak gerekmez mi?
Bu durum,refarandumdum süreci ve sonucunda görüldüğü gibi toplumsal geleceğimizi her dönem sosyal,demokratik,adalet mantelitesi olmayan vesaikçi yeni güçlerin anlayışlarına mahkum etmiştir.CHP yönetici kadrolarının bu durumu tahmin etmemeleri mümkün olmayacağından dolayıdır ki,bu oyunun ne kadar sistemli kurgulandığı apaçık önümüzde durmaktadır..
Umarım,refarandum süreci ve sonuçları CHP nin taban aklı üzerinde etkili olmuştur.Demokrasiyi sözde değil, içselleştirerek,kendi ve toplum hayatında değere dönüştürecek bir anlayışın iktidarı için değişim Kurultayı çağrısında bulunarak,kendi tarihiyle özgürce yüzleşerek statükoculuktan ve vesaikçilikten partilerini kurtararak ülkemiz sorunlarının çözümüne destek olurlar.
Bu günlerde çok hassas ve karmaşık bir dönemden geçmekteyiz.
Devlet PKK nın ateşkesi uzatma kararı üzerine Abdullah Öcalan la günlerdir savaşın durdurulması yönünde görüşmeler yapıyor.Bu sürecin olumlu sonuçlanması konusunda CHP nin tavrı çok önemlidir.
Başka bir anlatımla Türkiye insanının toplumsal geleceğinin eksen yönü CHP nin demokratik değişimine endeksli bir hal almıştır.
Ya Barış yada Savaşa devam.
Bu anlamda,aklı selim,ilerici,Demokrat aydın her CHP camiası vatandaşın sesini yükseltmesi gerektiğinin zamanın geldiğini söylemek yanlış olmayacaktır.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder