28 Ocak 2012 Cumartesi
KÜRESEL YOZLAŞMA BİLİNCİMİZİ KİRLETİYOR
Hasip Yiğitoğlu – 25 Ocak 2012
Aymazlık ve kirliliğin tüm dünyayı sarmalaması küresel kavramın ortaya çıkmasıyla tavan yapmıştır. Yerel kirlilikler her tarafa yayılmış durumda.
Dünyanın her hangi bir yerinde yaşananlar kısa zamanda bizleri buluyor.İletişimin hızıyla da herhangi bir olay, değişim,artık hepimizi bir anda sarmalayarak bilincimizi etkiliyor.Bu bağlamda Toplumsal yozlaşma ve ahlaksızlık tüm insanlığı kuşatmıştır.
Bu durum aynı zamanda bireyi kendine yabancılaştırdı.Küresel kavram adeta bir toplumsal algı haline gelmiştir.Adalet,özgürlük kavramı ayaklar altına alınmış,adalet güçlülerin insafına kalmıştır.
Küresellik kavramı öğlesine hayatlarımıza etkileri oldu ki,şimdi insanlık ABD’nin Ortadoğu’yu işgalini seyrediyor.ABD istediği zaman ve şekilde her ülkeye müdahale ediyor.Katliamlar yapıyor.Karşı çıkanlar terörist ilan ediliyor, katlediliyor.Ve insanlık susuyor.Anlayacağınız,her şey kolayca bellenmiştir.
ABD’nin Irak’ı işgalini hatırlayacak olursak,her söylenenin yalan olduğu açığa çıkmasına karşın,Suriye işgali için söylenen yalanlara insanların kandığını görmekteyiz maalesef.Zamana göre değişen yalan söylemlere kanıyoruz. Birbirimizi boğazlıyoruz.Onlar ise seyirci oluyorlar.Ve halen bu durumun farkında değil insanlık.
Adeta Bir katliam senaryosu uygulanıyor Suriye’de.Bir yalan kurgusu senaryosu “sözüm ona demokrasi,insan hakları amaçlı ” uygulanıyor.Yalnızca Suriye değil tüm bölge ateşe veriliyor.Bu sürecin sonuçlarını kestirmek mümkün değildir.
Asırlardır birlikte yaşamış halkların birbirlerine karşı algıları,öğlesine insani olmaktan çıkartılmış ki,tam bir akıl tutulması.Halkların Besmeleli,Allahüekberli çığlıklarla birbirlerini öldürmeleri,küresel emperyal zihniyetin toplum algısını nasıl dizayn ettiğini izah etmeye yeterli olmalıdır.
Hani,hakkı adaleti dizayn edeceklerdi.İçlerini boşalttılar yalnızca.Hak adalet onların kasalarıymış meğer,ama insanlık yalancı rüyaların derin uykularında.
Din,mezhep,ırk gibi empoze edilen dogmatik halusünasiyonunlarla beyinleri dumura edildi insanların..Böylece de hak ve adaleti ayakta tutması gerekenler,hak ve adaleti yerle bir etmek için birbirleriyle yarışıyorlar.Adalet için direniş yerine,küresel ahlaksızlığın ve sömürünün çarkları çeviriliyor.
Küresel güçler,aymaz ve ahlaksız parçaları birleştirerek sefer tasımıza doldurdular.Sanki birimiz hepimiz,hepimiz birimiz olduk.Bu düşünce bizleri aynı tapınaklara topladı.Onların dogma putlarına tapıyoruz.
Bizim putlarımız başka olmalıydı.Evrensel dinamiklerle çelişen putlar olmamalıydı tapınaklarımızda.Eğer şart ise tapınmak,İnsani karakterli putlara tapınmalıydık halbuki.
Her şeye rağmen Küreselliğin karşısında,küresel bir duruş için vaktimiz var.Vakit her zaman olacak ayrıca.Yeter ki kukla olmamak için gayret edebilelim.Hiç şüphe olmasın ki,bu duyguyu belleklerimize,yüreğimize yazdıkça,hissettikçe başarabiliriz.İnanarak yolumuzu açabiliriz.
yigitogluhasip@hotmail.com
Aymazlık ve kirliliğin tüm dünyayı sarmalaması küresel kavramın ortaya çıkmasıyla tavan yapmıştır. Yerel kirlilikler her tarafa yayılmış durumda.
Dünyanın her hangi bir yerinde yaşananlar kısa zamanda bizleri buluyor.İletişimin hızıyla da herhangi bir olay, değişim,artık hepimizi bir anda sarmalayarak bilincimizi etkiliyor.Bu bağlamda Toplumsal yozlaşma ve ahlaksızlık tüm insanlığı kuşatmıştır.
Bu durum aynı zamanda bireyi kendine yabancılaştırdı.Küresel kavram adeta bir toplumsal algı haline gelmiştir.Adalet,özgürlük kavramı ayaklar altına alınmış,adalet güçlülerin insafına kalmıştır.
Küresellik kavramı öğlesine hayatlarımıza etkileri oldu ki,şimdi insanlık ABD’nin Ortadoğu’yu işgalini seyrediyor.ABD istediği zaman ve şekilde her ülkeye müdahale ediyor.Katliamlar yapıyor.Karşı çıkanlar terörist ilan ediliyor, katlediliyor.Ve insanlık susuyor.Anlayacağınız,her şey kolayca bellenmiştir.
ABD’nin Irak’ı işgalini hatırlayacak olursak,her söylenenin yalan olduğu açığa çıkmasına karşın,Suriye işgali için söylenen yalanlara insanların kandığını görmekteyiz maalesef.Zamana göre değişen yalan söylemlere kanıyoruz. Birbirimizi boğazlıyoruz.Onlar ise seyirci oluyorlar.Ve halen bu durumun farkında değil insanlık.
Adeta Bir katliam senaryosu uygulanıyor Suriye’de.Bir yalan kurgusu senaryosu “sözüm ona demokrasi,insan hakları amaçlı ” uygulanıyor.Yalnızca Suriye değil tüm bölge ateşe veriliyor.Bu sürecin sonuçlarını kestirmek mümkün değildir.
Asırlardır birlikte yaşamış halkların birbirlerine karşı algıları,öğlesine insani olmaktan çıkartılmış ki,tam bir akıl tutulması.Halkların Besmeleli,Allahüekberli çığlıklarla birbirlerini öldürmeleri,küresel emperyal zihniyetin toplum algısını nasıl dizayn ettiğini izah etmeye yeterli olmalıdır.
Hani,hakkı adaleti dizayn edeceklerdi.İçlerini boşalttılar yalnızca.Hak adalet onların kasalarıymış meğer,ama insanlık yalancı rüyaların derin uykularında.
Din,mezhep,ırk gibi empoze edilen dogmatik halusünasiyonunlarla beyinleri dumura edildi insanların..Böylece de hak ve adaleti ayakta tutması gerekenler,hak ve adaleti yerle bir etmek için birbirleriyle yarışıyorlar.Adalet için direniş yerine,küresel ahlaksızlığın ve sömürünün çarkları çeviriliyor.
Küresel güçler,aymaz ve ahlaksız parçaları birleştirerek sefer tasımıza doldurdular.Sanki birimiz hepimiz,hepimiz birimiz olduk.Bu düşünce bizleri aynı tapınaklara topladı.Onların dogma putlarına tapıyoruz.
Bizim putlarımız başka olmalıydı.Evrensel dinamiklerle çelişen putlar olmamalıydı tapınaklarımızda.Eğer şart ise tapınmak,İnsani karakterli putlara tapınmalıydık halbuki.
Her şeye rağmen Küreselliğin karşısında,küresel bir duruş için vaktimiz var.Vakit her zaman olacak ayrıca.Yeter ki kukla olmamak için gayret edebilelim.Hiç şüphe olmasın ki,bu duyguyu belleklerimize,yüreğimize yazdıkça,hissettikçe başarabiliriz.İnanarak yolumuzu açabiliriz.
yigitogluhasip@hotmail.com
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder