24 Mayıs 2010 Pazartesi
SAMANDAĞ'DA ELDEN ELE DOLAŞAN BELGE
HATAY İLİ SAMANDAĞ İLÇESİNDE
ELDEN ELE DOLAŞAN BİR "BELGE"NİN
DEHŞETE DÜŞÜREN MANTIĞI
MİT’in, Özel Harp Dairesinin ve kuklalarının oyunlarını açığa vuruyor…
Bedreddin Mahir
19 Mayıs 2010
http://mirural.blogspot.com/
Farklılıkları ötekileştirenlerin şiddet kültürü, fişleme, afişleme, deşifre etme gibi yöntem ve ırkçı-milliyetçi reflekslerle halkı düşman ilan etme çılgınlıkları sürüyor. Provokasyonlara zemin hazırlayan, kışkırtıcı, aşağılayıcı, şaibe yaratıcı bildik yöntemlerle Samandağ halkına yönelen bu ahlaksız ilgi, gerçek anlamıyla, devletin geleneksel politikası olarak karşımıza çıkıyor. Milli İstihbarat Teşkilatı’na (MİT) hitaben yazılmış belge, kendine saygısı olan bir devletin, bir devlet memurunun, vergisini aldığı halka karşı dile getireceği bir belge olamaz. Bu belge, bir Gladio belgesidir, bir Ergenekon belgesi ve Özel Harp Dairesi yöntemleriyle halka karşı kin kusan kuklaların belgesidir.
Elden ele dolaşan "belge"de yer alan ırkçı söylemler, bu toprakları tarihte ilk kez yaşama açarak onu anavatan edinmiş olan yerli halka karşı, gaspçıların hükümranların hırsız tedirginliği sendromuyla kaleme alınmıştır. "Belge"nin altındaki imza Samandağ kaymakamını işaret ediyor. O, bu belgenin yazarı ise, siyasi kimliğini ve Samandağ halkınca yakından bilinen ırkçı yönelimlerini tekrar etmiş demektir.
Devlet ve memurları, vergisini ödeyen halka hizmetle mükelleftir. Siyasi kanaatlerini kin kusarcasına devlet işlevi haline getirenler, halkın haklı reflekslerinin sonuçlarına da katlanmak zorundadır. Sonuçta, kim ve ne amaçla yazmış olursa olsun, bu "belge" kirli bir zihniyetin ürünüdür; halk düşmanlığı, inanç düşmanlığı duruşuyla ortak ülkemizi tek boyutlu bir ırk ülkesi haline getirmek isteyen beyhude çabaların abesle iştigalidir. At gözlükleriyle, eli kanlı sicilleriyle, akıl almaz kıyımlara, faili meçhullere attığı imzalarla alamet-i farika sahibi olan Milli İstihbarat teşkilatı (MİT), böylesi bir belgelerin adresi olması normaldir. Kuklalar bunun için vardır. Kuklaların devlet görevlisi olup olmamalarının da hiç bir önemi yoktur; faşizanlık amaçları için her aracı kullanmaktır, bu türler ortak yaşamın düşmanıdır, bölücüdür, hukuksuzluğu ikame etmek isteyenlerdir.
Elden ele dolaşan "belge"de Kaymakam imzasının bulunması, kaymakamın siyasal ve fiili eğilimleri hakkında bilinenlerle uyumludur; ırkçılık, ayrımcılık kaymakamı tanımlayan davranışlardır. Bu gerçekse, bir cahille karşı karşıyayız demektir. Bir cahil cüreti olan "belge", insan haklarına olduğu kadar vatandaşlık haklarına da bir tecavüzdür.
Böylesine ahlaksız, böylesine insaf ve izan yoksunu olan bu belge bir provokasyon belgesidir; farklılıkları, ayrı varlıkları düşman ilan eden bir akıl ürünüdür. Bu akıl bu coğrafyayı kanlı savaşlara mahkum eden ve bunu inatla sürdüren akıldan başkası değildir.
Samandağ halkı, ortak ülkemizin demokratik haklarını kullanan bir halkıdır; demokratik tercihleriyle, farklılığını ikame etmedeki kararlı iradesiyle, dikkat çeken bir halktır. Bu halkın ayrı bir varlık olması, etnik olarak Arap, inanç olarak alevi yoğunluklu olmasının ağırlığı altında ezilenler, onu ezmek için her çirkinliğe başvurmaktadırlar. Elden ele dolaşan "belge" bunun açık ifadesidir. Devletin haberi olmadan böylesi bir belgenin hazırlanmasının da mümkünü yoktur.
Devlet ya da kaymakamı, MİT ya da Özel Harp Dairesi ya da kuklaları buyursun bu "belge"nin ne olduğunu halkımıza açıklasın da gerçekler ortaya çıksın.
Bu "belge", sahte de olsa gerçek de olsa, bu toprakların yerli halkının hiç kimseden korkusu yoktur. Her türden ahlaksızlığı ilke edinmiş bu belgenin mantığı, korkakların mantığıdır; ırkçı ve faşisttir.
Bu mantıklara karşı geçmişte olduğu gibi bu günde boyun eğilmeyecektir. Bu toprakları yaşama ilk kez açarak anavatanı haline getirmiş yerli bir topluluk olarak, mensup olduğu etnik yapısına ve inançlarına dil uzatanlara karşı sesiz kalmayacaktır.
ELDEN ELE DOLAŞAN BİR "BELGE"NİN
DEHŞETE DÜŞÜREN MANTIĞI
MİT’in, Özel Harp Dairesinin ve kuklalarının oyunlarını açığa vuruyor…
Bedreddin Mahir
19 Mayıs 2010
http://mirural.blogspot.com/
Farklılıkları ötekileştirenlerin şiddet kültürü, fişleme, afişleme, deşifre etme gibi yöntem ve ırkçı-milliyetçi reflekslerle halkı düşman ilan etme çılgınlıkları sürüyor. Provokasyonlara zemin hazırlayan, kışkırtıcı, aşağılayıcı, şaibe yaratıcı bildik yöntemlerle Samandağ halkına yönelen bu ahlaksız ilgi, gerçek anlamıyla, devletin geleneksel politikası olarak karşımıza çıkıyor. Milli İstihbarat Teşkilatı’na (MİT) hitaben yazılmış belge, kendine saygısı olan bir devletin, bir devlet memurunun, vergisini aldığı halka karşı dile getireceği bir belge olamaz. Bu belge, bir Gladio belgesidir, bir Ergenekon belgesi ve Özel Harp Dairesi yöntemleriyle halka karşı kin kusan kuklaların belgesidir.
Elden ele dolaşan "belge"de yer alan ırkçı söylemler, bu toprakları tarihte ilk kez yaşama açarak onu anavatan edinmiş olan yerli halka karşı, gaspçıların hükümranların hırsız tedirginliği sendromuyla kaleme alınmıştır. "Belge"nin altındaki imza Samandağ kaymakamını işaret ediyor. O, bu belgenin yazarı ise, siyasi kimliğini ve Samandağ halkınca yakından bilinen ırkçı yönelimlerini tekrar etmiş demektir.
Devlet ve memurları, vergisini ödeyen halka hizmetle mükelleftir. Siyasi kanaatlerini kin kusarcasına devlet işlevi haline getirenler, halkın haklı reflekslerinin sonuçlarına da katlanmak zorundadır. Sonuçta, kim ve ne amaçla yazmış olursa olsun, bu "belge" kirli bir zihniyetin ürünüdür; halk düşmanlığı, inanç düşmanlığı duruşuyla ortak ülkemizi tek boyutlu bir ırk ülkesi haline getirmek isteyen beyhude çabaların abesle iştigalidir. At gözlükleriyle, eli kanlı sicilleriyle, akıl almaz kıyımlara, faili meçhullere attığı imzalarla alamet-i farika sahibi olan Milli İstihbarat teşkilatı (MİT), böylesi bir belgelerin adresi olması normaldir. Kuklalar bunun için vardır. Kuklaların devlet görevlisi olup olmamalarının da hiç bir önemi yoktur; faşizanlık amaçları için her aracı kullanmaktır, bu türler ortak yaşamın düşmanıdır, bölücüdür, hukuksuzluğu ikame etmek isteyenlerdir.
Elden ele dolaşan "belge"de Kaymakam imzasının bulunması, kaymakamın siyasal ve fiili eğilimleri hakkında bilinenlerle uyumludur; ırkçılık, ayrımcılık kaymakamı tanımlayan davranışlardır. Bu gerçekse, bir cahille karşı karşıyayız demektir. Bir cahil cüreti olan "belge", insan haklarına olduğu kadar vatandaşlık haklarına da bir tecavüzdür.
Böylesine ahlaksız, böylesine insaf ve izan yoksunu olan bu belge bir provokasyon belgesidir; farklılıkları, ayrı varlıkları düşman ilan eden bir akıl ürünüdür. Bu akıl bu coğrafyayı kanlı savaşlara mahkum eden ve bunu inatla sürdüren akıldan başkası değildir.
Samandağ halkı, ortak ülkemizin demokratik haklarını kullanan bir halkıdır; demokratik tercihleriyle, farklılığını ikame etmedeki kararlı iradesiyle, dikkat çeken bir halktır. Bu halkın ayrı bir varlık olması, etnik olarak Arap, inanç olarak alevi yoğunluklu olmasının ağırlığı altında ezilenler, onu ezmek için her çirkinliğe başvurmaktadırlar. Elden ele dolaşan "belge" bunun açık ifadesidir. Devletin haberi olmadan böylesi bir belgenin hazırlanmasının da mümkünü yoktur.
Devlet ya da kaymakamı, MİT ya da Özel Harp Dairesi ya da kuklaları buyursun bu "belge"nin ne olduğunu halkımıza açıklasın da gerçekler ortaya çıksın.
Bu "belge", sahte de olsa gerçek de olsa, bu toprakların yerli halkının hiç kimseden korkusu yoktur. Her türden ahlaksızlığı ilke edinmiş bu belgenin mantığı, korkakların mantığıdır; ırkçı ve faşisttir.
Bu mantıklara karşı geçmişte olduğu gibi bu günde boyun eğilmeyecektir. Bu toprakları yaşama ilk kez açarak anavatanı haline getirmiş yerli bir topluluk olarak, mensup olduğu etnik yapısına ve inançlarına dil uzatanlara karşı sesiz kalmayacaktır.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder