20 Nisan 2009 Pazartesi
DÜŞÜNCEYE TEHDİT KORKAKLARIN İŞİDİR
Mihrac Ural
19 Nisan 2009
Değerli Mustafa hoca,
Size ve bana yönelen saldırıları yapanlar kim ve ne olurlarsa olsunlar benim açımdan haksız ve korkaktırlar. Düşünceyi eleştirmesini bilmeyen, şiddeti, zorbalığı sahte adres ve isimler arkasında gizlenerek yapanlar muhatap alınmaz birer zavallıdırlar. Bu türler bu ülkenin demokratik umutlarına, birliğine, farklılığın zenginliğine ve eşitlik içinde yaşamına inanmayanlardır. İster sağdan, ister sol milliyetçilerden gelsin, hepsi aynı mayanın ürünüdürler.
Bu ülkede farklı olmak zor zanaattır. Ama bu ülkenin tarihle uyumlu demokratik ihtiyaçlarına ilişkin yürüyüşünün tek garantisi, farklılığımız olduğunu artık dosta da düşmana da bilmektedir. Son yerel seçimlerin (29 Mart 2009) gösterdiği gerçek, demokrasinin gerçekçi manivelaları bu farklılığın zenginliğinden beslenmektedir. Bu kesitte Kürt halkının özgürlük mücadelesi olmasaydı, %1 bile olmayan solun, demokrasi umutlarımızı koruması mümkün bile değildi. Bunun için Fırat’ın ötesini berisine, Torsların güneyini kuzeyine bağlamanın yolu daha çok farklılıklarımızın demokrasi mücadelesinde etkin olmasına bağlıdır dedik durduk. Anadolu gerçeği budur, orijinal olmak bu toprakların ürünü siyasal yönelimleri ortaya koymak bu nedenle gereklidir. Bunu algılamayanların, korkakça saldırıları gerçeği hiç değiştirmeyecektir.
Siz de biz de düşünce üretme çabasındayız. Ortaya koyduğumuz ürünlerle varız. Yazılarımız düşüncelerimizin ifadesidir. Düşüncelerimizi düşünceyle eleştirmeden bize yönelecek tehditler, düşüncelerimizi asla değiştirmeyecektir. Her ürünün bir ölçüsü vardır. Düşüncenin ölçüsü alternatif düşüncedir. Düşünceyi şiddet, tehdit, saldırı gibi çağdaş olmayan yollarla susturmaya çalışmak aczin ifadesidir. Biz aciz değiliz düşüncelerimizle eleştirilerimizi ortaya koyuyoruz. Düşüncelerimize tahditlerle saldıranlar ise çaresiz olanlardır. Zaman bunlarla aramızdaki hesaplaşmanın kefilidir.
Bizler, ortak ülkemizi tüm renkleriyle, tüm yönelimleriyle, demokrasi ortamında barış ve güvenlik içinde yaşama hakkını savunuyoruz. Bu duruşumuza şiddetle cevap vermenin akıllara ziyan halleri muhatabımız değildir. Özellikle sahte isim ve adreslerle yapılan korkak saldırılara bir cevabımız bile olmayacaktır. Bu türlerle davamız divana kalır, zamana kalır. Biz orta yerdeyiz, açık adreslere sahibiz. Onlar ise kimlikleri belli değil, adresleri sahtedir. Bilinen insanlar değildir karanlıklardan sallamalar yaparak sonuç elde etme çabasında olanlardır. Bunlarla davamız divana kalır, zamana kalır. Bu da bizim kabulümüzdür.
Değerli hoca,
Siz sitenizle yüz yılların gerçeğini, halkların en önemli taleplerini hiç bir yanlışa sapmadan ve kişisel bir beklentiniz olmadan dile getiriyorsunuz. Siteniz mütevazı imkanlarıyla ortak ülkemizin ufuklarına katkı sağlıyor. Önermeleriniz hep birlikten ve ortak çıkarlardan yanadır. 1 mayıs kutlamalarına yönelirken yaptığınız çağrı, bırakın sol ya da devrimci olup olmamasına insani bir barış ve birlik çağrısıdır. Bu özeliklerinizle düşünce öretiyorsunuz. Aklın doğruya yürüyüşte bin bir yolu olduğuna inanırım. Hatta doğruların bile bin bir olduğuna inanırım. Siz bu yollardın birini temsil ediyorsunuz. İşiniz akılla bilgi ve düşünceyle örülü. Tek silahınız budur. Buna rağmen bu korkakların yüreğini korku salıyorsunuz. Bu bile kimin doğru yolda olduğunu gösteren çok önemli bir mesajdır. Bu mesaja benim mütevazı katkım, denizde bir kum tanesidir. Sitenizde, bu kum tanelerini birleştirerek oluşturduğunuz dağlar bu korkakların yürüklerine oturmuştur. Doğru yolda olmanın kanıtı, daha başka nasıl gösterilir bilemem.
Kendi adıma yürüdüğünüz bu haklı yolda sonuna kadar yanınızdayım. Yazılarım bu minvalde sonun kadar yazılacaktır. Ben ve benim gibi düşünenler, sizi çok yakında sevgiyle izliyor. Hep yanınızda, sitenizi okuyarak ve beğenilerini dile getirerek yer almaktadırlar. Biz sevgiyi esas alan bir kültürden geliyoruz; Tehdit değil, sevgiyi esas olan bir kültür. Artık bu karanlık tiplerin kof tehditlerini kale almayacağımızı burada tekrar etmek bile istemem.
Biz sevginin ardından gidenleriz, korkuları olan hastalara verecek tek ilacımız sevgidir. Sevgi akıldadır.
Azizim,
Bu yol, hak yoludur. Tüm zorluklarına rağmen yürünecektir.
Size sevgimi, saygımı ve sonuna kadar desteğimi tüm arkadaşlarım adına sunuyorum.
Baki selamlarımla
Mihrac Ural.
19 Nisan 2009 (sa:17:15)
19 Nisan 2009
Değerli Mustafa hoca,
Size ve bana yönelen saldırıları yapanlar kim ve ne olurlarsa olsunlar benim açımdan haksız ve korkaktırlar. Düşünceyi eleştirmesini bilmeyen, şiddeti, zorbalığı sahte adres ve isimler arkasında gizlenerek yapanlar muhatap alınmaz birer zavallıdırlar. Bu türler bu ülkenin demokratik umutlarına, birliğine, farklılığın zenginliğine ve eşitlik içinde yaşamına inanmayanlardır. İster sağdan, ister sol milliyetçilerden gelsin, hepsi aynı mayanın ürünüdürler.
Bu ülkede farklı olmak zor zanaattır. Ama bu ülkenin tarihle uyumlu demokratik ihtiyaçlarına ilişkin yürüyüşünün tek garantisi, farklılığımız olduğunu artık dosta da düşmana da bilmektedir. Son yerel seçimlerin (29 Mart 2009) gösterdiği gerçek, demokrasinin gerçekçi manivelaları bu farklılığın zenginliğinden beslenmektedir. Bu kesitte Kürt halkının özgürlük mücadelesi olmasaydı, %1 bile olmayan solun, demokrasi umutlarımızı koruması mümkün bile değildi. Bunun için Fırat’ın ötesini berisine, Torsların güneyini kuzeyine bağlamanın yolu daha çok farklılıklarımızın demokrasi mücadelesinde etkin olmasına bağlıdır dedik durduk. Anadolu gerçeği budur, orijinal olmak bu toprakların ürünü siyasal yönelimleri ortaya koymak bu nedenle gereklidir. Bunu algılamayanların, korkakça saldırıları gerçeği hiç değiştirmeyecektir.
Siz de biz de düşünce üretme çabasındayız. Ortaya koyduğumuz ürünlerle varız. Yazılarımız düşüncelerimizin ifadesidir. Düşüncelerimizi düşünceyle eleştirmeden bize yönelecek tehditler, düşüncelerimizi asla değiştirmeyecektir. Her ürünün bir ölçüsü vardır. Düşüncenin ölçüsü alternatif düşüncedir. Düşünceyi şiddet, tehdit, saldırı gibi çağdaş olmayan yollarla susturmaya çalışmak aczin ifadesidir. Biz aciz değiliz düşüncelerimizle eleştirilerimizi ortaya koyuyoruz. Düşüncelerimize tahditlerle saldıranlar ise çaresiz olanlardır. Zaman bunlarla aramızdaki hesaplaşmanın kefilidir.
Bizler, ortak ülkemizi tüm renkleriyle, tüm yönelimleriyle, demokrasi ortamında barış ve güvenlik içinde yaşama hakkını savunuyoruz. Bu duruşumuza şiddetle cevap vermenin akıllara ziyan halleri muhatabımız değildir. Özellikle sahte isim ve adreslerle yapılan korkak saldırılara bir cevabımız bile olmayacaktır. Bu türlerle davamız divana kalır, zamana kalır. Biz orta yerdeyiz, açık adreslere sahibiz. Onlar ise kimlikleri belli değil, adresleri sahtedir. Bilinen insanlar değildir karanlıklardan sallamalar yaparak sonuç elde etme çabasında olanlardır. Bunlarla davamız divana kalır, zamana kalır. Bu da bizim kabulümüzdür.
Değerli hoca,
Siz sitenizle yüz yılların gerçeğini, halkların en önemli taleplerini hiç bir yanlışa sapmadan ve kişisel bir beklentiniz olmadan dile getiriyorsunuz. Siteniz mütevazı imkanlarıyla ortak ülkemizin ufuklarına katkı sağlıyor. Önermeleriniz hep birlikten ve ortak çıkarlardan yanadır. 1 mayıs kutlamalarına yönelirken yaptığınız çağrı, bırakın sol ya da devrimci olup olmamasına insani bir barış ve birlik çağrısıdır. Bu özeliklerinizle düşünce öretiyorsunuz. Aklın doğruya yürüyüşte bin bir yolu olduğuna inanırım. Hatta doğruların bile bin bir olduğuna inanırım. Siz bu yollardın birini temsil ediyorsunuz. İşiniz akılla bilgi ve düşünceyle örülü. Tek silahınız budur. Buna rağmen bu korkakların yüreğini korku salıyorsunuz. Bu bile kimin doğru yolda olduğunu gösteren çok önemli bir mesajdır. Bu mesaja benim mütevazı katkım, denizde bir kum tanesidir. Sitenizde, bu kum tanelerini birleştirerek oluşturduğunuz dağlar bu korkakların yürüklerine oturmuştur. Doğru yolda olmanın kanıtı, daha başka nasıl gösterilir bilemem.
Kendi adıma yürüdüğünüz bu haklı yolda sonuna kadar yanınızdayım. Yazılarım bu minvalde sonun kadar yazılacaktır. Ben ve benim gibi düşünenler, sizi çok yakında sevgiyle izliyor. Hep yanınızda, sitenizi okuyarak ve beğenilerini dile getirerek yer almaktadırlar. Biz sevgiyi esas alan bir kültürden geliyoruz; Tehdit değil, sevgiyi esas olan bir kültür. Artık bu karanlık tiplerin kof tehditlerini kale almayacağımızı burada tekrar etmek bile istemem.
Biz sevginin ardından gidenleriz, korkuları olan hastalara verecek tek ilacımız sevgidir. Sevgi akıldadır.
Azizim,
Bu yol, hak yoludur. Tüm zorluklarına rağmen yürünecektir.
Size sevgimi, saygımı ve sonuna kadar desteğimi tüm arkadaşlarım adına sunuyorum.
Baki selamlarımla
Mihrac Ural.
19 Nisan 2009 (sa:17:15)
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder