21 Aralık 2011 Çarşamba
SURİYE’DE MİLYONLUK KENT MİTİNGLERİ
Mihrac Ural - 21 Aralık 2011 Çarşamba
Şu an Suriye’nin başkenti Şam’ın meşhur meydanı Emeviler meydanında 2 milyonu aşkın insan halkçı yönetimi ve ilan ettiği reformları ve ülkeyi eli kanlı şebekelerden koruyan Humat el diyar adını verdiği (Evin koruyucusu) Ordusuna destek gösterileri yapmaktadır 21 Aralık 2011 Çarşamba saat: 14.15). Bu miting, aldığım notlara göre, milyonluk mitinglerin 28.sidir. Bu notlarım arasında günü birlik, mahalle, köy, ilçelerde yapılar bin bir türlü sivil toplum etkinlikleri yer almamıştır bunların sayısı binleri geçer. Önem verdiğim büyük kentlerin milyonluk sığacak meydanlarındaki gösterileridir.
Tekrarla iddia ediyorum, gözlerimle tanık olduğum verilere dayanarak diyorum ki, dünyada hiçbir ülke ve hiçbir halk bu günün verileriyle, hiçbir yerde yönetiminin arkasında bu ölçüde kararlıca, coşku ve özveriyle durmamıştır. Suriye halkı, yönetimin arkasında bölgenin en özgür ve en demokratik ülkesi olma adımını ifade eden kararları kazanmıştır; bu kararların tümü Resmi Gazetede yayınlanarak halkın kazanımları arsında olmuştur. Demokrasi ve özgürlük derdinde olmayanlar emperyalist kuklalar olarak, kanlı süreçlerin tetikçileri olarak halkın kazanımı olan demokratik hakların kullanılmasın engellemeye çalışmaktadırlar. Bu bir yol kesme olayıdır ve tam anlamıyla Suriye halkını hedef almaktadır. Suriye olaylarının özünü bu gerçekler oluşturuyor; kavranması gereken en önemli halka da budur. Suriye halkına yönelik saldırısı olduğudur. Suriye haklıda milyonları milyonlara katarak meydanlarda coşkulu gösterileriyle buna cevap vermektedir.
Suriye halkını temsil eden ve her gün meydanları dolduran milyonlarca insanı görmeden, yönetimleri arkasındaki kararlı duruşu algılamadan, halka saldıran kanlı toplu kıyım yapan şebekelere karşı güvenlik güçlerinin, halkı korumak için yürüttüğü mücadeleyi “baskıcı” yöntemler olarak algılamak gerçekçi değildir. Bununla kalmayıp, eli silahlı ve kanlı şebekeleri halk hareketi olarak görmek bölgemizde dönen olaylar hakkında hiçbir şey bilmemektir. Cahilliktir; 50’ye yakın Türk istihbarat subay ve elemanının Suriye’de yakalanmasını hiç anlamamaktır. Her türden komşuluk ilişki ahlak ve tarihine, kültür ve algılarına aykırı olan bu çabaların Suriye’de hangi kanlı süreçleri ürettiğini, kışkırtıcılık ve ölüm denklemlerinde nasıl yer aldıklarını, saldırgan pervasızlığın arkasında duran güçleri görmezden gelmektir: Suç ortaklığıdır. Kimse parmağının arkasında saklanmasın.
Ortaya çıkan son bilgiler, karanlık güçlerin Suriye’yi yıkmak için nelere baş vurabileceklerini de göstermesi açısından anlamlıdır; Katar, Körfez emirlikleri ve Suudi Arabistan’ın oluşturduğu kapalı ödenekten, Rusya’nın BM deki Suriye’yi koruyan tutumunu değiştirmesi karşılığında 5 milyar dolarlık rüşveti önerisinin yapıldığı belirtilmektedir. Bu, hayasız akılların cirit attığı yerde, sokaklara insan dökmek için ne tür sahtekarlıkların, insan satın almanın, abartma ve yalanlarla bezenmiş medya beyin yıkama faaliyetlerinin devreye geçeceğini tahmin etmek güç olmasa gerek.
Bütün bu olanlar, Suriye’nin halkının yönetimiyle, yarım asırdır sürdürdüğü siyasi tutuma bedel ödetme girişimidir. Suriye halkı, emperyalizme ve gericiliğe karşı bölge halklarının çıkarları adına ortaya koyduğu direnişin kefaretini ödemektedir. O, bedeli ne olursa olsun Filistin halkının haklı davasının yanında olmuştur Irak, Lübnan ve Türkiye halkının özgürlük ve demokrasi mücadelesinin yanında olmuştur. Bundan da onur duymuştur. İşte bu gün şu saatlerde meydanı dolduran milyonlar bu halk iradesinin açık ve tartışmazın ifadesidir.
ALEVİ – SÜNNİ
Satırlarımı sonlarken önemli üzerinde duracağım bir başka gerçek de şudur. Suriye’de Alevi Sünni- sorunu yoktur. Suriye devletinde resmi egemen olan Mezhep Sünni mezhebidir. Laik yönetimde Aleviler mezhepsel açıdan resmi hiçbir hakları olmasa da inançlarına karışılmadığı için kendilerini güvende hissederek yaşarlar. Yönetimde yer alan alevi kökenli insanlar ise ne nüfus oranlarına göre yeterli sayıdadır ne de iktidar güç ve etkinliği, Alevi mezhebi inancının temel yönelimleriyle ilgilidir. Suriye halkçı yönetimi, tüm etnik ve inanç mozaiğinin bir bileşkesidir, Bu yönetimde dengeler önemli korunur ve vatanseverlik merkezinde ülkenin yüksek ulusal çıkarları topluca korunur. Suriye’de her kim Alevilerin hakimiyeti var diyorsa bilgisizdir cahilce konuşmaktadır demektir. Bunun içindir ki, meydana inen milyonlar, farklı şehirlerde aynı coşkuyla sahaları dolduran kitleler tüm Suriye halkından farklı etnik ve inanç kökenli bir bütün olarak yönetimin arkasında durmaktadırlar.
BM’nin MAVİ BERELİSİ
Bu noktadan kimi bunaklar, Suriye’ye NATO müdahalesi ya da her zamanki kıvraklıklarıyla demagojiye sarılarak, “BM’nin mavi bereleri askerleri müdahale etmelidir” diyorlar. Bu yaklaşımın köklerinde yatan kinleri artık bir kenara atıyorum. Süfli insanların bir ülkeye müdahaleyi, iç dünyalarının karanlık kinleri nedeniyle istemeleri ahlaksızlık olduğu kadar cürümdür de. BM’nin mavi bereli askerlerinin işlevini bilmeyen bu cahiller, Suriye’de bir iç savaşın olduğu sanısındalar ya da bunu arzuluyorlar.
Öncelikle BM’nin mavi bereli askerleri, savaş halindeki iki devlet arasında alınan ateş kes kararını kontrol için iki ülke arasında sınır boyunca bir çizgide konumlaşarak gözlemcilik işlevi görür ve raporlarını BM güvenlik konseyine sunar. Ya da iç savaş halinde olan, karşılıklı iki savaş cephesi haline bölünmüş, her biri ülkenin farklı bir alanını askeri olarak denetleyen güçler arasındaki çatışmayı bir ateş kesile durdurmak ve iki hat arasını birbirinden ayırmak üzere işlev görür.
Suriye’de ne biri ne de ötekisi mevcut. 14 il, 206 ilçe, 6432 köy ve yaklaşık olarak 30 000 mahallesi olan bu ülke ve dışta büyükelçilikleriyle etkinlikleriyle şu saate kadar bir tek memuru istifa etmemiş, bir tek kurumu işlemez hale gelmemiş, hatta sözü edilen asker kaçaklarının bile dünya ortalamasının çok altında olduğu gibi, eli kanlı şebekelere olan bu katılım bir kaçıştır. Asker kaçaklarının ülke içinde kalmayıp derhal kendilerini güvenli liman Türkiye’ye atmaları ve oradan Avrupa’da boy göstermeleri bile bunları hangi amaçla asker kaçağına düştüklerini anlatmaya yeter. Sonuç olarak, yönetimin denetimi dışına bir köşesi bile çıkmamış Suriye için BM‘nin Mavi Bereli askerlerinin müdahalesini istemek, mavi bereli olmaktan başka bir anlamı yoktur: Bu tür cahiller, Siyonist ağızlarıyla yaptıkları, nedenleri ne olursa olsun bölgemizde emperyalist müdahale çabalarının bir parçası olmaktır. Bu konuda Erdoğan’ın mihverinde yer alan liberaller, itirafçılar, her soy ve boydan demokrasi düşmanlarının vardıkları yerde tas tamam budur.
Alttaki liste ise, bunlara verilecek en iyi cevaptır.
1. 25 Mart 2011 (Reform kararları ilanı ve tüm Suriye’de milyonlarca insanın meydanlara indi)
2. 29 Mart 2011 ( Suriye üzerine oyanan oyunlara dur demek için milyonlar mitingi yapıldı)
3. 15 Haziran 2011 (23 milyon Suriyeli adına 2300 mt büyük bayrak mitingi yüzbinler)
4. 21 Haziran 2011 (Tüm Suriye’de 10 milyon insan meydanları doldurdu)
5. 6 Temmuz 2011 ( Halep milyonluk mitingi 2300 mt bayrak taşındı)
6. 10 Temmuz 2011 ( Lazkiye, milyonluk dünyanın en büyük bayrağı (16 km) mitingi)
7. 17 Temmuz 2011 (Şam Kasem günü (Beşşar Esad’ın C.B. yemin günü) milyonluk miting)
8. 12 Ekim 2011 (Şam sabi3 Bahrat meydanı (merkez Bankası önü) 2,5 milyon insan meydanda)
9. 19 Ekim 2011 (Halepte 2 milyonu aşkın insan mitingte meydanları doldurdu)
10. 26 Ekim 2011 Çarbşamba (Şam 2 milyonu aşkın insan Emevi meydanını doldurdu Arap Birliği Dış işleri bakanları heyetinin gelişi. Aynı anda Haseki ilinde yüzbinlerin mitingi yapılıyordu)
11. 27 Ekim 2011 Perşembe (Lazkiye mitingi, meydanlar milyonlarca insanla dulup taştı)
12. 30 Ekim 2011 Pazar, (Suveyda mitingi, yüz binler bu küçük kentte meydanları doldurup taştı)
13. 1 Ekim 2011 Salı (Der El zor mitingi yüzbinler meydanları doldurdu)
14. 2 Ekim 2011 Çarşamba ( Rakka kenti mitingi yüzbinler meydanlarda, Selamayi beldesinde ise onbinlar meydanları doldurdu, Beşşar Esad önderliğinde ıslahat evet diye haykırdı)
15. 3 Ekim 2011 Perşembe (Tartus kenti mitingi yüz binler meydanları doldurdu, coşkuların en yoğun Tartusta)
16. 6 Kasım 2011 Pazar ( Rakka’da Beşşar Esad, bayram namazı ardından halkın arasına karıştı, binlerce kişi aniden liderlerini aralarında görücü coşkun bir mitinge dönütü, vilayet binasından konuşma yaptı)
17. 12-13 Kasım 2011 Cumartesi-Pazar (12 Kasım 2011 tarihi itibariyle Arap Birliğinin Suriye’ye karşı aldığı karanlık kararlara karşı halkın tepkisi inanılmaz bir boyuttu ortaya çıktı. Suriye halkı bu karanlık Amerikancı kararlara karşı 14 ilin tümünde on milyon insana yakın meydanlara inerek protestosunu haykırdı. Eli kanlı şebekelerin kaos yarattığı Humus, Deraa ve İdlip’te yüzbinler meydanlara dolup taşarak Suriye halkçı yönetiminin yanında olduğunu ilan etti. Bu günün dünyasında, halkıyla böylesine güçlü bağı olan bir yönetimin olmadığını gösterdi. Milyonlar hep bir ağızdan liderleri Beşşar Esad’ı dünya şer güçlerine karşı desteklediğini ilan etti. Bu gerçeği görmeyip de eli kanlı Müslüman kardeşler şebekesinin propagandasını yapan Siyonist aptallara duyurulur…Gösteriler tüm coşkusuyla insanlar yatmadan meydanlardaki haykırışlarını hala sürdürmektedirler. Böylesi bir sahiplenişin mesajını herkes bilince çıkarsın işte halk budur siyasal duyarlılığıyla emperyalizme meydan okumak budur….
18. 16 Kasım 2011 Çarşamba ( Bu gün Arap Birliği Örgütü (ABÖ) Suriye hakkındaki karanlık kararlarını onaylayacağını belirttiği gün, Bu güne tepki olarak Suriye halkı kendiliğinden ağır yağmur sığınağı altında Şam, Halap büyük kentlerde ve bir çok ilde ve Kırdaha’da yüzbinler olarak meydanları doldurdu)
19. 22 Kasım 2011 Salı ( Lazkiye – Tartus ve Şam Banliyolarında yüz binler Arap Birliği örgütü’ kararlarını protesto ederek yönetiminin yanında olduğunu ilan eden Suriye halkı meydanları bir kez daha bıkmadan doldurdu)
20. 24 Kasım 2011 Perşemde ( Şam / Bap Tuma mahallesi meydanı ve Haseki ili Reis Meydanında on binlerce kadın Arap Birliği kararlarını portesto ve halkçı yönetimi destekleme mitingleri yapmaktı)
21. 25 Kasım 2011 Cuma (Suriye’nin her kentinde artık Cuma günleri meydanlar yüz binlerce tutulmaya başlandı. “normal günlerde devlet memurlarını zorla, emirle meydanlara çıkarıyorsunuz, onun için tatil günü olan Cuma günleri destek gösterisi yapamıyorsunuz” İddialarına bir cevap oldu. Bu kez Suveyda, Banyas gibi il ve ilçelerde yüz binler meydanlara koştu, En önemlisi bu gösterilerde Kürtlerin merkezi beldesi Kamış’lı da on binlerin coşkun gösterisi çok yönle ve anlamlı bir mesaj oldu)
22. 26 Kasım 2011 Cumartesi (Lazkiye’de, Şam’da, Ceble’te Tartusta, Haseke’de on binler facebook çağrısı üzerine toplandı. Valilik sahasında yapılan mitinge Antakya’dan gelen 80 kuşağı misafirlerim de yar aldı, coşkuya katıldı, emperyalistlerin kirli planlarına karşı direniş çağrıları yapıldı)
23. 28 Kasım 2011 Pazartesi (Şam Sabi3 Bahrat meydanı (Merkez Bankası önü), Kıtayfi, Rif Dimaşk (Şam banliyoları) Halep Sadullah Cabiri, Rakka, Tartus, Haseki, Suveyda gibi büyül illerde ve birçok ilçede milyonluk gösterileri ve mitingler)
24. 2 Aralık 2011 Cuma ( Suriye halkı artık her gün meydanlarda, özel olarak Cuma gün meydanlara inme eğilimi gösteriyor. Bu da eli kanlı şebekelere ve onları destekleyen şer medyasına cevaben yapılıyor. Sözde normal günlerde iktidar memurlarını sokaklara döküyordu. Bunun üzerine sivil etkinlikler Cuma günü, yani tatil günü meydanlara inme kararı aldı. Bu Cuma Şam Sabi3 Bahrat meydanı, Halep Sadullan el Cabiri meydanı, Humus, Suveyda, Rif Dimaşk, Şamın bir çok mahallesinde,Safita, Ceble, Haseki, Humus, Lazkiye valilik önü meydanı, Ras el Ayn nahiyesi gibi büyük kent ve ilçelerde yönetim yanlısı destek gösterileri yapılıyor)
25 3 Aralık 20011 tarihi Cumartesi günü itibariyle her gün Suriye’nin tüm şehir köy kasaba meydanları dolup dolup taşarak, kimi yerde geceler gündüzler meydanlar tutularak devam eden gösterileri yazmıyorum. Merkezi büyük gösteri olunca ayrıca yazmaya başlayacağım.
26 9 Aralık 2011 Cuma ( Her gün süren destek gösterilerini yazmayı bırakıp sadece Cuma günleri çıkan destek gösterilerini sunacağım yani hafta sonları destekleri. Bu gün tüm Suriye’de yağmurlu bir gündü. Ancak bu ülkenin siyasallaşmış halkı ne yağmur ne de çamur dinlemedi halkçı yönetiminin arkasında durduğunu coşkuyla ilan etmeye devam etti. Şam, Halep,Tartus, Haseki, Suveyda, Humus’ta yüz binler yüz binlere eklenerek sözünü söyledi)
27. 19 Aralık 2011 Pazertesi (milyonluk bir gösteri sabi3 Bahrat Merkez Bankası önünde yapıldı. Her gün her şehirde olan gösteriler yanı sıra böyle özel olarak belli mesajları taşıyan dev gösteriler de yapılmaya devam ediyor)
28. 21 Aralık 2011 Çarşamba ( Emeviler meydanında ( bu meydan yaklaşık olarak Arap aleminin en büyük meydanıdır) Humat el Diyar başlığı altında Orduya destek olarak yapılan 2 milyonu aşkın insanın katılımıyla yapılan miting). Tekrarla ifada edeyim, çok özel olmadıkça, Suriye’de günü birlik yapılan ve yüz binlerin katıldığı yönetime ve reformlara destek gösterilerini artık not etmiyorum.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder