11 Eylül 2011 Pazar
AYRIŞTIRICI ZİHNİYETİN SON MARİFETLERİ
Hasip Yiğitoğlu
13 Eylül 2011
Dostoyevski”nin bir kahramanı tarifi ile yazıma başlamak istiyorum.Kahramanın delirdiğini anlamayanlar onun kabalaştığını düşünürler…..
Son günlerde bazı siyasilerden o kadar çok şeyler işitiyoruz ki,kabalık yaptıklarından çok daha fazla oluyorlar.Maalesef DOĞU İNSANININ Demokratik zihniyeti algılarına kalırsa,bunlar birer kahraman.Esas itibariyle kahraman falan olamazlar.Güneşin doğuşu doğudan oluyor ama,aynı zamanda kültür doğuda yok olup gidiyor.Her neyse Kahramanlığa dönecek olursak,kahramanlığın bir kültürü vardır.Ama bir an olsun,bu unsurları birer kahraman düşünelim. Kabalıkları,vurdumduymazlıkları,sorumsuzlukları almış başını gidiyor.Eeeee,kahraman olduklarına göre de ne demeli bu unsurlara.Delirdiler demek mi lazım….
Bu yorumu size bırakıyorum.Ama,hatırlatma olması nedeniyle ip ucu vermek maksadıyla birkaç yaşanandan söz etmeden geçmek olmaz.……
İnternette,Demokrat haber sitesinde gözüme çarpan 21 Ağustos 2011 tarihli bir haberi paylaşmak istiyorum sizlerle.Haberin başlığı İSVEÇ”İ KORKUTAN IRKÇILIK.Dünyada ırkçılığın en az yaşandığı bölgenin İsveç olduğunu da hatırlatayım.Haber merkezlerine göre İsveç”te son iki yılda YAHUDİLER VE MÜSLÜMANLAR la ilgili ırkçılık yayını yapan sitelerin oranı nerdeyse üçe katlanmıştır.Site sayısı 8000 den 15 000 e çıkmıştır.
İsveç devleti bu durumu değerlendirerek bu süreci durdurmanın yasal yollarını arıyor.Hatta Müslüman ve Yahudi halktan destek istemektedirler.Bunun üzerine” İsveç Entegrasyon Bakanı Erik Ullenhag, gençleri etkisi altına alabilecek, yeni ve çok tehlikeli bir alanın oluştuğuna dikkat çekerek şöyle dedi: aynen aktarıyorum "İsveçlilerin son hoşgörülü insanlar olmasına rağmen, bu yeni trend, yani aşırı sağcıların nefret propagandası ve ırkçı etkinliklerinin normal internet platformlarından sosyal medyaya geçişi, son dönemde büyük hız kazandı. Yaptığımız incelemelerde, sosyal medyanın kullanılmaya başlanmasından sonra, bu propagandaların 3 katına çıktığını tespit ettik. Bu da, bir an evvel yeni hukuki stratejilerin geliştirilmesi gerektiğine işaret ediyor.”
Ayrıca,İsveç İslam Federasyon başkanının medyaya yansıyan bu araştırma verileri üzerine yaptığı açıklamayı da aynen aktarıyorum. "Siyasetçiler, bürokratlar ve bizi yöneten üst kesimdeki insanlar, bereket, çok sağduyulular. Bu konuların da üzerine gidiyorlar. O zaman bizim de İsveç'i yöneten sağduyulu insanlara daha fazla yardımcı olup, "daha fazla insan hakları, daha fazla hoşgörü, daha fazla kabul, daha fazla sosyal adalet, daha fazla din ve vicdan hürriyetti ve daha fazla eğitim için ortaklaşa çalışmalar yapmamız gerekir.
“Bu durum oldukça tehlikeli sinyaller veriyor.Dünyamız,ırkçılık ve muhafazakar politikaların tahribatlarıyla karşı karşıyadır.Her geçen gün halklar arası düşmanlıklar giderek artmaktadır.Bu konunun üzerinde çok düşünülmelidir.Bu anlamda daha detaylı bir araştırma ve inceleme gerekmektedir.”
İsveç İslam federasyonu Başkanı Tahir Akan,Siyasetçiler,bürokratlar ve yöneten sağduyulu insanlar bereket sağ duyulular diyor.Bu konuların üstüne gidiliyor.Peki,ülkemizde bu ırkçı yayınlar yapan siteler konusunda siyasi irade ne yapıyor.inandırıcı önlemler alıyor mu….
Almıyor dersek haksızlık olur.Ama hangi sitelere karşı önlem alıyor.Mesela TSK nın AKP hükümetine karşı kurdurduğu siteleri söyleyebiliriz.Bu dava görülmekte olduğundan dolayı fazla şey söyleyemeyiz.
Peki,Başbakan yardımcısı ,Hüseyin Çelik”in CHP Genel başkanına,Suriye”de yaşananlarla ilgili düşüncelerini açıklaması üzerine yaptığı açıklamaya ne demeli.Bakın ne diyor bakan Çelik,Kılıçdaroğlu”nun mezhep duyarlılığı ile Suriye”de yaşananları yorumluyor.Yani Suriye”de alevi bir yönetim var,Kılıçdaroğlu”da Alevi demek istiyor.Gerçi bu argümanlar yeni değil.Seçim dönemi buyunca Başbakan, Kılıçdaroğlu”nun Alevi kimliği üzerinde çok şeyler söyledi.Bakın ha,bu Alevi niyeliğinde hikayeler üretilmiştir..Bildiğiniz gibi de,alanların yuh sesleri ile çınlamalarına neden olunmuştur.
İsveç”te bu sözleri sarf eden bir başbakan yardımcısı,makamında oturabilir miydi acaba.İnsan kendine sormaz mı…….Bu sözleri sarf etmeden önce,İsveç İslam Birliği başkanından biraz feyiz alsa bakan iyi olmazmıydı.İsveç yöneticileri kadar sağ duyulu düşünerek laflar ederdi belki.
Ama, Anadolu”da bir söz vardır,Zihin ne ise,zikirde odur.
Bu anlamda AKP kendine kadar demokrat olmuştur..Demokrasi,insan hakları,hukuk,adalet,ortak ve eşit yurttaşlık gibi kavramlar ne zaman gündeme gelse,AKP kabadayılaşıyor.AKP ucuz kabadayılık yapıyor.Bu süreç tehlikeli olmaya başlamıştır.Toplumsal cinnete,batmaya doğru giden bir ayrışma zihniyetiyle karşı karşıyayız.
Nerede savcılar.Bakanın bu sözleri ayırımcılık,ayrıkçılık içermiyor mu..Bu anlamda Anayasa”da,ceza kanunlarımızda bir karşılığı yok mudur?
13 Eylül 2011
Dostoyevski”nin bir kahramanı tarifi ile yazıma başlamak istiyorum.Kahramanın delirdiğini anlamayanlar onun kabalaştığını düşünürler…..
Son günlerde bazı siyasilerden o kadar çok şeyler işitiyoruz ki,kabalık yaptıklarından çok daha fazla oluyorlar.Maalesef DOĞU İNSANININ Demokratik zihniyeti algılarına kalırsa,bunlar birer kahraman.Esas itibariyle kahraman falan olamazlar.Güneşin doğuşu doğudan oluyor ama,aynı zamanda kültür doğuda yok olup gidiyor.Her neyse Kahramanlığa dönecek olursak,kahramanlığın bir kültürü vardır.Ama bir an olsun,bu unsurları birer kahraman düşünelim. Kabalıkları,vurdumduymazlıkları,sorumsuzlukları almış başını gidiyor.Eeeee,kahraman olduklarına göre de ne demeli bu unsurlara.Delirdiler demek mi lazım….
Bu yorumu size bırakıyorum.Ama,hatırlatma olması nedeniyle ip ucu vermek maksadıyla birkaç yaşanandan söz etmeden geçmek olmaz.……
İnternette,Demokrat haber sitesinde gözüme çarpan 21 Ağustos 2011 tarihli bir haberi paylaşmak istiyorum sizlerle.Haberin başlığı İSVEÇ”İ KORKUTAN IRKÇILIK.Dünyada ırkçılığın en az yaşandığı bölgenin İsveç olduğunu da hatırlatayım.Haber merkezlerine göre İsveç”te son iki yılda YAHUDİLER VE MÜSLÜMANLAR la ilgili ırkçılık yayını yapan sitelerin oranı nerdeyse üçe katlanmıştır.Site sayısı 8000 den 15 000 e çıkmıştır.
İsveç devleti bu durumu değerlendirerek bu süreci durdurmanın yasal yollarını arıyor.Hatta Müslüman ve Yahudi halktan destek istemektedirler.Bunun üzerine” İsveç Entegrasyon Bakanı Erik Ullenhag, gençleri etkisi altına alabilecek, yeni ve çok tehlikeli bir alanın oluştuğuna dikkat çekerek şöyle dedi: aynen aktarıyorum "İsveçlilerin son hoşgörülü insanlar olmasına rağmen, bu yeni trend, yani aşırı sağcıların nefret propagandası ve ırkçı etkinliklerinin normal internet platformlarından sosyal medyaya geçişi, son dönemde büyük hız kazandı. Yaptığımız incelemelerde, sosyal medyanın kullanılmaya başlanmasından sonra, bu propagandaların 3 katına çıktığını tespit ettik. Bu da, bir an evvel yeni hukuki stratejilerin geliştirilmesi gerektiğine işaret ediyor.”
Ayrıca,İsveç İslam Federasyon başkanının medyaya yansıyan bu araştırma verileri üzerine yaptığı açıklamayı da aynen aktarıyorum. "Siyasetçiler, bürokratlar ve bizi yöneten üst kesimdeki insanlar, bereket, çok sağduyulular. Bu konuların da üzerine gidiyorlar. O zaman bizim de İsveç'i yöneten sağduyulu insanlara daha fazla yardımcı olup, "daha fazla insan hakları, daha fazla hoşgörü, daha fazla kabul, daha fazla sosyal adalet, daha fazla din ve vicdan hürriyetti ve daha fazla eğitim için ortaklaşa çalışmalar yapmamız gerekir.
“Bu durum oldukça tehlikeli sinyaller veriyor.Dünyamız,ırkçılık ve muhafazakar politikaların tahribatlarıyla karşı karşıyadır.Her geçen gün halklar arası düşmanlıklar giderek artmaktadır.Bu konunun üzerinde çok düşünülmelidir.Bu anlamda daha detaylı bir araştırma ve inceleme gerekmektedir.”
İsveç İslam federasyonu Başkanı Tahir Akan,Siyasetçiler,bürokratlar ve yöneten sağduyulu insanlar bereket sağ duyulular diyor.Bu konuların üstüne gidiliyor.Peki,ülkemizde bu ırkçı yayınlar yapan siteler konusunda siyasi irade ne yapıyor.inandırıcı önlemler alıyor mu….
Almıyor dersek haksızlık olur.Ama hangi sitelere karşı önlem alıyor.Mesela TSK nın AKP hükümetine karşı kurdurduğu siteleri söyleyebiliriz.Bu dava görülmekte olduğundan dolayı fazla şey söyleyemeyiz.
Peki,Başbakan yardımcısı ,Hüseyin Çelik”in CHP Genel başkanına,Suriye”de yaşananlarla ilgili düşüncelerini açıklaması üzerine yaptığı açıklamaya ne demeli.Bakın ne diyor bakan Çelik,Kılıçdaroğlu”nun mezhep duyarlılığı ile Suriye”de yaşananları yorumluyor.Yani Suriye”de alevi bir yönetim var,Kılıçdaroğlu”da Alevi demek istiyor.Gerçi bu argümanlar yeni değil.Seçim dönemi buyunca Başbakan, Kılıçdaroğlu”nun Alevi kimliği üzerinde çok şeyler söyledi.Bakın ha,bu Alevi niyeliğinde hikayeler üretilmiştir..Bildiğiniz gibi de,alanların yuh sesleri ile çınlamalarına neden olunmuştur.
İsveç”te bu sözleri sarf eden bir başbakan yardımcısı,makamında oturabilir miydi acaba.İnsan kendine sormaz mı…….Bu sözleri sarf etmeden önce,İsveç İslam Birliği başkanından biraz feyiz alsa bakan iyi olmazmıydı.İsveç yöneticileri kadar sağ duyulu düşünerek laflar ederdi belki.
Ama, Anadolu”da bir söz vardır,Zihin ne ise,zikirde odur.
Bu anlamda AKP kendine kadar demokrat olmuştur..Demokrasi,insan hakları,hukuk,adalet,ortak ve eşit yurttaşlık gibi kavramlar ne zaman gündeme gelse,AKP kabadayılaşıyor.AKP ucuz kabadayılık yapıyor.Bu süreç tehlikeli olmaya başlamıştır.Toplumsal cinnete,batmaya doğru giden bir ayrışma zihniyetiyle karşı karşıyayız.
Nerede savcılar.Bakanın bu sözleri ayırımcılık,ayrıkçılık içermiyor mu..Bu anlamda Anayasa”da,ceza kanunlarımızda bir karşılığı yok mudur?
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder