4 Ocak 2009 Pazar
HARLAYIN YÜREKLERİNİZDEKİ DEVRİM ATEŞİNİ !
Kudüs şehri, Hıristiyan, Yahudi ve Müslümanlar için manevi bir değer taşımaktadır. Ancak bu kutsaliyet, bu 3 din mensuplarınca tarihte paylaşılamamış, bu paylaşımsızlık haçlı seferlerinden bu yana, milyonlarca insanın ölümüyle sonuçlanmıştır.
Ancak gerçek; Filistin topraklarının Arap Filistin Halkı’nın olduğudur. Aslında 3 din mensuplarınca ortak ibadet, yaşam alanı olabilecek Filistin topraklarının kana bulanması, gerçekten acı ve bir o kadar da düşündürücüdür.
Her ne kadar, bir kesim tarafından dinsel bir savaş görünümü verilmeye çalışılsa da, yaşanan bu savaşın adını net ve doğru koymak gerek. Filistin’de yaşananlar dinsellikten ziyade, toprakları ve yaşama hakkı elinden alınmış bir halkın, namuslu, onurlu yaşam mücadelesidir. Emperyalist güçlerle, ezilen halkın mücadelesidir. Bunun dışındaki söylemler, emperyalistlerin ekmeğine çanak tutacak ve acılar daha da katlayarak, devam ettirecektir...
Artık dünya halkları olarak daha bağımsız ve daha bilimsel düşünmeye başladık. Ayrıntıları irdeleyip, inceliklerdeki şeytanlıkları anlayabilmek gibi bir olgunluğa da sahip olduğumuzu düşünüyorum... Gelişmelere cesurca sorular sormayı ve cevaplarına ulaşmayı ideal edinmeye başladık... Şimdi bu bilgeliği, bu erdemi biraz olsun harekete geçirme zamanıdır.
Hitler’in, Yahudileri Almanya’dan kovuşundan itibaren; İngilizlerin kovulan Yahudileri himayesine aldığını, Filistinlilerin topraklarını gasp ederek, kaçkın Yahudileri yerleştirdiğini hepimiz çok iyi bilmekteyiz. Gerçekleştirilen plan; Ortadoğu’ya yerleşmek isteyen emperyal güçlerin, Halklar arasında dinsel bir düşmanlık oluşturmak ve bundan nemalanmaktır. Kimsenin, ilahi sebeplerden dolayı savaştığını düşünmüyorum. Oligarşik güç, elini Ortadoğu’ya atmış ve dinsel motiflerle, halkları birbirine kırdırma politikası izlemektedir. Irak'taki kimliksel bölünmeleri körükleyen güçte aynı güçtür...
Filistin olayı Irak konusunu unutturmamalı. Zira şuan tüm dikkatler Filistin’e çevrilmiş durumda ama bu süreçte Irak’ta nasıl bir tezgah hazırlanmaktadır?! Afganistan’da neler olmaktadır?! Bu noktaları da ihmal etmemeli. Zira bu emperyal güçler, bir bölgedeki gerçekleştirmek istediklerini uygulamaya başlarken, dünya halklarının dikkatini bir başka noktaya çekme gibi bir taktik izlemektedirler. Bölgeye genel bir bakış sergilediğimizde, emperyal güçlerin Ortadoğu’ya insan varlığı ile birlikte yerleşmeye çalıştıklarını görmek ve kendilerinden olmayan halkları da soykırıma uğratmaya yöneldikleri gözlenmektedir...
Biliniz ki; sizler şuan bu satırları okurken, toprakları ve yaşama hakkı gasp edilmiş milyonlarca Filistin halkı, yokluklar ve bombardımanlar alttında, isyan ateşini harlamaya devam ediyor.
Ve sizlerden bir ricam var; sayısız tezgahın döndüğü şu günlerde;
El ele tutuşun!
Sevginin, birliğin gücünü gösterelim şu dünyaya!
Filistin Halkı’nı unutmayalım!
Gün;en büyük silah olan, düşünce üretim gücünü kullanma günüdür!
HARLAYIN; YÜREKLERİNİZDEKİ DEVRİM ATEŞİNİ!
Ancak gerçek; Filistin topraklarının Arap Filistin Halkı’nın olduğudur. Aslında 3 din mensuplarınca ortak ibadet, yaşam alanı olabilecek Filistin topraklarının kana bulanması, gerçekten acı ve bir o kadar da düşündürücüdür.
Her ne kadar, bir kesim tarafından dinsel bir savaş görünümü verilmeye çalışılsa da, yaşanan bu savaşın adını net ve doğru koymak gerek. Filistin’de yaşananlar dinsellikten ziyade, toprakları ve yaşama hakkı elinden alınmış bir halkın, namuslu, onurlu yaşam mücadelesidir. Emperyalist güçlerle, ezilen halkın mücadelesidir. Bunun dışındaki söylemler, emperyalistlerin ekmeğine çanak tutacak ve acılar daha da katlayarak, devam ettirecektir...
Artık dünya halkları olarak daha bağımsız ve daha bilimsel düşünmeye başladık. Ayrıntıları irdeleyip, inceliklerdeki şeytanlıkları anlayabilmek gibi bir olgunluğa da sahip olduğumuzu düşünüyorum... Gelişmelere cesurca sorular sormayı ve cevaplarına ulaşmayı ideal edinmeye başladık... Şimdi bu bilgeliği, bu erdemi biraz olsun harekete geçirme zamanıdır.
Hitler’in, Yahudileri Almanya’dan kovuşundan itibaren; İngilizlerin kovulan Yahudileri himayesine aldığını, Filistinlilerin topraklarını gasp ederek, kaçkın Yahudileri yerleştirdiğini hepimiz çok iyi bilmekteyiz. Gerçekleştirilen plan; Ortadoğu’ya yerleşmek isteyen emperyal güçlerin, Halklar arasında dinsel bir düşmanlık oluşturmak ve bundan nemalanmaktır. Kimsenin, ilahi sebeplerden dolayı savaştığını düşünmüyorum. Oligarşik güç, elini Ortadoğu’ya atmış ve dinsel motiflerle, halkları birbirine kırdırma politikası izlemektedir. Irak'taki kimliksel bölünmeleri körükleyen güçte aynı güçtür...
Filistin olayı Irak konusunu unutturmamalı. Zira şuan tüm dikkatler Filistin’e çevrilmiş durumda ama bu süreçte Irak’ta nasıl bir tezgah hazırlanmaktadır?! Afganistan’da neler olmaktadır?! Bu noktaları da ihmal etmemeli. Zira bu emperyal güçler, bir bölgedeki gerçekleştirmek istediklerini uygulamaya başlarken, dünya halklarının dikkatini bir başka noktaya çekme gibi bir taktik izlemektedirler. Bölgeye genel bir bakış sergilediğimizde, emperyal güçlerin Ortadoğu’ya insan varlığı ile birlikte yerleşmeye çalıştıklarını görmek ve kendilerinden olmayan halkları da soykırıma uğratmaya yöneldikleri gözlenmektedir...
Biliniz ki; sizler şuan bu satırları okurken, toprakları ve yaşama hakkı gasp edilmiş milyonlarca Filistin halkı, yokluklar ve bombardımanlar alttında, isyan ateşini harlamaya devam ediyor.
Ve sizlerden bir ricam var; sayısız tezgahın döndüğü şu günlerde;
El ele tutuşun!
Sevginin, birliğin gücünü gösterelim şu dünyaya!
Filistin Halkı’nı unutmayalım!
Gün;en büyük silah olan, düşünce üretim gücünü kullanma günüdür!
HARLAYIN; YÜREKLERİNİZDEKİ DEVRİM ATEŞİNİ!
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder